izmir’den efem

tireli hakan vardı
nâzım’ın insanları gibi
memleketimden bir manzara o da
yedinci koğuştan mı ne
olurdu artık kim bile
kim bile, kaçıncısıydı
‘vuracaktı
amcasını vuranı’
kiminkiydi
‘mutlak bulamaç çekiyordu canı’
kin bile, tüm bunları ancak kin bile
kin
asil izzeti celadetin
can cürekten nefesinde hakanın
nizam efe’den miras ona
vakitlice depreşe
hele bir yunan gelsin
görür hakanın gülüşü neymiş salihli’de

tireli hakan, başlı başına türk ege’ydi
çaka bey’in dalgalarıydı gülüşündeki
çakırcalının kızanlarıydı
kahkahasının tevazusuna sinen
sînen bir engin dağ vadisi efil efildir bilirim Çakırcalı
bilirim efil efildir ama yanar gene kor alevler içre
bilirim
sen de bilirsin ya
tireli hakan’ın da öyledir efem
öyledir
yanar işte hakan bir kız sever ya yanar
ırazı vardır onun da
döner rakkasane dünya halelenip
pelesenk olur ruhuna bir sevi

selvim senden uzun yok.