Esaretname-yi Ays / On Bir

“Ustam ölmüş ben satamam.”

Bunu böylece yazıp bırakmışım. -Ölü ustaların aziz hatırasına saygıyla- Halbuki gelenek olarak ustam satmış ben satamam’dan geliyorum. Onlar nerede hevesimi kırdıysa orada bir kaldırım taşına tüneyivermişim. Ustam satmış ve satmaya devam ediyor, ben satmam, satamam diyerek çıraklıktan istifa ediyorum; cepler boş, eller boşu boşuna kirlenmiş…
Ustaların nohut tanelerini elmas gibi satmalarına bir vakit ibretle baktım, sonra o ibretler yerini hayretlere bıraktı. Nasıl oluyordu da benim yapmama müsaade edilmeyen bir iş onların sanatı oluveriyordu? Nasıl oluyordu da emeğimle alay ederken kendini göremiyordu? Daha önemlisi nasıl oluyordu da izah gerektiren herhangi bir saçmalık sanat diye sunulabiliyordu? Sanatın izah edilemezliğini taklit edenler nasıl oluyordu da kendilerini sanatçı olarak tanıtıyorlardı, hayret ediyordum.
Sinema ve şiir kolay ulaşılan ve taklide açık iki alan. Yani ekipmana bakacak olursak; kamerası olan film çeker, kalemi olan şiir yazar. Bu iki alanda beğenilen, kabul görmüş örneklere öykünerek pekala eser vücuda getirilebilir diye düşünüyor çoğu insan. Sinema misal, kamerayı bir araziye karşı kurup kayda başladığında mı başlar yoksa gözlerini kapayıp onu, çekeceğin her ne ise onu zihninde canlandırdığında mı? Yoksa zaten çoktan var olmuş bir esere bakıp bunun aynısını ben de yapayım dediğinde mi? Şiir peki, kelimeleri ruhundan oyarak seçen, iç alemiyle elalemin içinde yüzleşmekten korkmayan cesur insanların işi olan şiir nasıl oluyor da yalnızca kelimelerden meydana geliyormuş gibi sözlükçülük oynarken yazılabiliyor? Ona sahiden nasıl şiir deniyor? Şiirin kaç katmanı var, sinemanın kaç, gerçek bir hikayenin ya da resmin? Şairin ve yönetmenin kaç katmanı varsa o kadar…
Yeni bir şiir için ustalar ölmeli, yeni bir sinema için ustalar ölmeli, yeni için artık eski ölmeli. Eski gölgeler yeni eserin üstüne düşmemeli. Yeni bir filmin içinde eski bir şarkı duymamalıyız, eski eserler yalnızca kendi değerleri üzerinden değerlendirilmeli.
Ne de çok meli ve malı dedim sahi.

-DEVAMI VAR-

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir Cevap Yazın