keşke görmeseydi seni o kalabalıklar
sen yine geçip giderdin
usulca
alıkoymasaydı seni şu küstah çöp yığını
boş bir tenekeye vurur gibi
susardı içindeki çocuk

bazen bir kuyuya atlarsın
taşlar yığılır üstüne
bir tütün yakarsın
koca koca dağlar sana küser
Ölüm de böyledir işte
sessiz ve ağrılı
adını mıh gibi aklında tutarken
koca bir gürültüden
su ağlar
sel olur kapılırsın birdenbire

diken dolu bahçeyi kimdir gül diye gören
ayna dikilse karşısına katlanamaz belki gündüze

ışıkları sönen çatısız evler
şimdi yalnızca çukur
akşam bütün yıldızlar şaha kalkar
bir tek ay kalır tekdüze
şahı mat etmemişcesine

hadi bir türkü tutturalım
bir türkü yok etsin tüm sözcükleri
anlatan mecalsiz kalsın
anlayan sağır sultan

hangimizin belki derdine çare bir çiçek
yalanlarla bulanmış bir derya
orada da var
afrikada
bir çocuk ağlar iki göz iki çeşme
alıp testileri kana kana için diye
kim bilir doymak tadında bir bayram olur size
hiç görmediniz ki çıplak bedenleri
amuda kalkarken
çekirgeler salınır üstünüze
el çırparsınız
yan evde bir adam kokuşmuş
tabut kaldırırsınız
içiniz kan ağlamaz fakat dışınız mezar gibi
çünkü böyle sahteydi yaşamak dedikleri

Zeynep Deniz

Misafir Yazar

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir Cevap Yazın