Nereden başladığını bilmiyorum
dipdiri bir usanç kamburlaşıyor her defasında

kımıldamadan gurbet
istemeden kimlikler
kızılca kıyamet kopmadan önce

her şehirde rahmet ayrı yağıyor
kasvet diyorlar en umutlu vakitlerinde
bilmiyor ve ürkütüyor
azap gelince bir gemi vardı

kısılmış radyolardan hiçbir şey hatırlamıyorum
kesik çağrışımlar
yara bandı kutusunda dört jilet

ilk çocuktum iyi ki
bir kardeşim var
aynı çizikler dizlerimizde

tedirginlikler netleşince de tedirginlik tevarüs ediyor
telgraflara inanıyorum
telefon direkleri ürkütücü
kardeşimi arıyorum vesikalık fotoğraflar içinden

neredendi sahiden
gözler kaylule vakitlerinden sonraydı
kırpmadan kırdıklarını gövermeden soydular

oturmuşum katranların arasında
neydi aradığım
daima gurbet nereye gidersem
sırrı yırtılmış aynanın önünde
yara bandı kutusunda
dört jilet.

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir Cevap Yazın