Bak kalbin yine boyuna ağrıyor
İlk değil bu elbet, son olmayacak
O iç çekiş, yaralı ve mahzun
Ölünceye dek belki hep sızlayacak
Günler gelip geçiyor yine durmadan
Neler geçmedi ki bu geçmeyecek
Masaya koyduğun kır çiçekleri
Feragat ehlisin hor görülecek
Feleğin işi derler tuttun içinde
Baktın hep başka türlü olmayacak
Silindin yıllardır aynı peşkire
Pamuktan ipliği koptu kopacak
Bardaklar tuzla buz, sehli mümteni
Başaklar boynunu daha da bükecek
Dilinden düşmeyen tüm o isimler
Giderek daha sessiz, sensizleşecek
Dünya seheminden sana düşen pay
Seni kâh güldürüp kâh ağlatacak
Kalkarken limandan Nuh’un gemisi
Korkma! Ölülerin seni unutmayacak
Cevapla
Want to join the discussion?Feel free to contribute!