Devletin görüş mesafesinde değiliz sevgilim
Bundandır halkın haklı yumrukları
Anlam yüklemekten çıkamıyoruz
Sabrın eşkaline faça atılan bir çağda
Ben parmaklarımı göğe doğru
Uzatıp uzanıp bir ıstıraba
Gönlümü koyacak bir şarjör bulamıyorum

Gölgesi şehirden büyük adamlar konuşuyor
Londra’dan Beyrut’a uzanıyor emperyalizm
Dilleri şarkıları unutan halklar
Elbette yüreğinde bir küfrü besler
Diplomatik bir mevzuya neden dahil olur bir çiftçi

Ulaşın ulaşım her santime günahlarla
Dar boğazdan geçilen yüzyıllar savaşı
Ey Tanrım artık haklı olmak yoruyor beni
Antik Yunan’dan kalma bir idam sehpası
Ki suçtur yasal düzenlemelerle intihar

Her yöne eğilen ama devrilmeyen adamların
Dinamit kokan gömleklerini ütüler köylü kızları
Aristokrat bir ölümün kıyısından mektup
Bak postacı geliyor selamsız sabahsız
Adınıza bir ihtar var bunca yıl yaşanmaz kardeşim
Her yöne eğilen ama devrilmeyen adamların
Tabutlarını unutuyorlar…
Kral öldü yaşasın yepisyeni kral

Benim sığınacak neyim kaldı gözlerinden başka
Ağaran saçlarım bir milletin makus tarihine benziyor
Geçilmiyor burada adaletin çemberinden
Ey gücün enjekte edilmiş zehri
Mührü hangi kapının kilidine vuralım
Bir kapıyı kapatıp bin kapıyı açan
Halkın sessizliğini helak sebebi sayma

Oğuz Ertürk

Misafir Yazar

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir Cevap Yazın