Konuşmak anlam katmaz söylediklerimize Papağanlar da konuşur, laf denilmese bile

sen, ey sükunetin mutsuz kalmış gelini sessiz ve durgun zamanın beslemesi, anlatır bize hikayeni oymacının elleri sözlerimden renklidir onun çiçekleri

Ben uyandım saat yedi çeyrekti o da uyanmıştır bilemedim saatini

-Engin abime- kırgınlığını gizlemekte zorlanan ey gülümseme sen ki istesen uzatıp ellerini karanlık gökyüzüne kilidini indirirdin gecenin tüm mesafesizliğinle

kuş uçuyor kanadı siyah kendisi kara bir bulutun hizasında beyaz çiçeklerin taç yaprakları gibi büyük kuş uçuyor kanadı geniş mavi bir tabelada kaderi yazılıdır yaşadığı şehrin